İngiltere’den ret: Kararın özeti ve dosyanın seyri
Londra’daki Westminster İlk Derece Mahkemesi, Koza Holding’in eski yöneticisi Akın İpek için Türkiye’nin iade talebini reddetti. Hakim, kararın 14 gün içinde temyize götürülebileceğini belirterek, mevcut adli kontrol şartlarının bu süre boyunca aynen devamına hükmetti.
İpek, 23 Mayıs’ta gözaltına alınmış, mahkemeye çıkarıldıktan sonra 50 bin sterlin kefaletle serbest bırakılmıştı. O tarihten beri pasaportuna el konuldu, Londra dışına çıkması yasaklandı ve yeni seyahat belgesi başvurusu yapması engellendi. Ayrıca telefonunu haftanın 7 günü, günün 24 saati erişilebilir tutma şartı getirildi. Mahkeme, ret kararına rağmen bu yükümlülüklerin 14 gün daha süreceğini bildirdi.
Dosyanın son duruşması 28 Eylül’de yapılmış, hükmün 28 Kasım’da açıklanacağı duyurulmuştu. Bugünkü kararla birlikte süreçte yeni aşama temyiz. Türkiye’nin, kararı üst mahkemeye taşıma hakkı bulunuyor.
- Mahkeme: Westminster İlk Derece Mahkemesi (Londra)
- Karar: Türkiye’nin iade talebinin reddi
- Temyiz süresi: 14 gün
- Adli kontrol: Pasaporta el koyma, Londra dışına çıkış yasağı, yeni seyahat belgesi başvuru yasağı, telefonun 7/24 erişilebilir olması
- Kefalet: 50 bin sterlin
İpek, Türkiye’de “Fethullahçı Yapı” olarak anılan ve Ankara’nın FETÖ diye tanımladığı yapılanmaya ilişkin “çatı” davasında aranıyor. Türk makamları, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden bu yapıyı sorumlu tutuyor. İngiltere’deki bu karar, iade sürecinin en azından şimdilik Ankara lehine sonuçlanmadığını gösteriyor; ancak itiraz yolu açık.
Hukuki çerçeve, temyiz yolu ve olası etkiler
Birleşik Krallık’ta iade talepleri, Extradition Act 2003 kapsamındaki kurallara göre görülüyor. Mahkemeler, delillerin yeterliliğinin yanı sıra insan hakları standartlarını ve adil yargılanma güvencelerini dikkate alıyor. Özellikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin işkence ve kötü muamele yasağı (Madde 3) ile adil yargılanma hakkı (Madde 6) başlıkları, Türkiye’den gelen dosyalarda sıkça tartışılıyor. Siyasi saik iddiaları ve cezaevi koşulları da inceleme başlıkları arasında yer alıyor.
Bugünkü ret kararının gerekçesi kamuya ayrıntılı şekilde açıklanmış değil. Benzer dosyalarda mahkemeler, başvuran ülkenin cezaevi koşulları, bağımsız yargı güvenceleri, savunma hakları ve “adil yargılanma” standardına ilişkin teminatları mercek altına alıyor. Gerekçeli karar yayımlandığında, hangi başlığın belirleyici olduğu daha netleşecek.
Türkiye’nin önünde iki yol var: 14 gün içinde temyize gitmek veya kararı kesinleştirmek. Temyiz, genellikle Yüksek Mahkeme (High Court) nezdinde, hukuki hata iddiasına dayanıyor. Eğer Ankara temyize başvurursa, adli kontrol şartları temyiz sürecinde de devam edebilir. Başvuru yapılmazsa, mahkemenin koyduğu kısıtlamalar 14 gün sonunda kalkabilir ve İpek’in pasaportu iade edilebilir.
Bu dosya, Ankara’nın 15 Temmuz sonrası yurt dışına çıkmış şüpheliler için yürüttüğü iade diplomatisinin bir parçası. Özellikle Avrupa ülkelerinde iade yargılamaları, insan hakları standartları nedeniyle uzun sürüyor ve her dosya kendi delil seti ve teminatlarıyla değerlendiriliyor. İngiltere’deki karar, tek başına emsal oluşturmasa da bundan sonraki başvurularda savunmaların ve teminatların nasıl şekilleneceğine dair pratik bir gösterge sunuyor.
Kimdir Akın İpek? Kamuoyunda, enerji ve madencilik yatırımlarıyla bilinen Koza Holding’in eski yöneticisi olarak tanınıyor. 2015’ten itibaren holdingin Türkiye’deki yapısına kayyum atandı; aynı dönemde İpek’in İngiltere’de bulunduğu biliniyor. Türkiye’de, FETÖ ile iltisak ve finansman suçlamalarıyla açılan soruşturmalar çerçevesinde hakkında yakalama kararı bulunuyor. İpek ise İngiltere’de çeşitli hukuk süreçleri yürütürken, iade dosyasında adli kontrol altında kaldı.
Mahkemenin ret kararı, Birleşik Krallık ile Türkiye arasındaki adli iş birliği trafiğinde yeni bir başlık daha açıyor. İade taleplerinde iki ülke makamları, genellikle cezaevi standartları, yargılamanın şeffaflığı ve uluslararası sözleşmelere uygunluk konusunda yazılı teminat alışverişi yapıyor. Ankara’nın temyiz stratejisinde, bu tür teminatların güncellenmesi ve somutlaştırılması beklenebilir.
Önümüzdeki günlerde şu sorular yanıt bulacak: Türkiye temyize gidecek mi? Giderse, hangi hukuki hata veya eksiklikleri öne sürecek? İngiliz mahkemesi, insan hakları ve adil yargılanma başlıklarında yeni teminatlar sunulması halinde dosyayı yeniden nasıl değerlendirecek? Gerekçeli karar açıklandığında, bu sorulara dair ipuçları görülecek.
Bu arada İpek, Londra dışına çıkamayacak, pasaportunu kullanamayacak ve 7/24 erişilebilir telefon şartına uymaya devam edecek. Şartların ihlali, kefaletin yanması ve yeni tutuklama kararlarını gündeme getirebilir. Savunma cephesi ise ret kararını, iade riskinin azaldığına dair bir işaret olarak okuyor; ancak temyiz, tablonun seyrini değiştirme potansiyeli taşıyor.
Sonuçta dosya, yalnızca bir iade prosedürü değil; Türkiye’nin 15 Temmuz sonrası hesaplaşmasının uluslararası hukuk sahasındaki yansımalarından biri. Kararın temyiz süreci, hem Ankara’nın diplomatik- hukukî dili hem de İngiltere mahkemelerinin insan hakları standardına bakışı açısından yakından izlenecek.
Bir yorum Yaz